YKS, 27-28 Haziran tarihlerinde arkasında pek çok soru bırakarak tamamlandı. Neredeyse toplumun tüm kesimlerinin bu koşullarda sınav yapılmasının çeşitli sorunlar yaratacağı uyarısı ve adaylar açısından olumsuz sonuçlar üretebileceği kaygısı yok sayılarak yapılan bir sınava daha tanıklık ettik. Öğrencilerin ve sınavda görev yapacak eğitim ve bilim emekçilerinin sağlığı açısından oluşabilecek riskler ve daha da önemlisi sınava giren öğrencilerin eğitim hakkı açısından yapılan uyarılar, ortaya konulan öneri ve eleştiriler yok sayılarak bu koşullarda sınavlar gerçekleştirildi.
Eğitim Sen Genel Merkezi’ne ulaşan bilgiler ışığında yaptığımız değerlendirmelerin sonuçları şu şekildedir:
YKS’de ciddi planlama sorunları yaşanmıştır. Bu sorunlar, sınav binalarının Covid-19 tedavisi gören ve görmeyen öğrenciler için ayrı ayrı belirlenmesi ve bu sınav merkezlerine sınav görevlilerinin atanması olmak üzere iki ana başlıkta toplanabilir.
Sınav görevlilerinin bilgilendirilmesinde şeffaf davranılmamıştır. Covid-19 tedavisi gören adayların sınava gireceği binalarda görevlendirilenlere önceden bu durumun bilgisi verilmeyerek, bilgiye dayalı tercihte bulunma hakları dolaylı olarak ellerinden alınmıştır.
Covid-19 tedavisi gören adayların sınava girdiği binalar ve salonlar başta olmak üzere, sınav görevlilerine yeterli koruyucu sağlık malzemesi sağlanmamış olması ciddi bir eksikliktir. Sınav görevlilerinden durumu idare etmelerinin istenmesi ise kamu kurumu ciddiyeti ve sorumluluğu ile bağdaşmamaktadır.
Covid-19 tedavisi gören öğrencilerin okullara getirilerek sınava alınması bu öğrencilerin eğitim hakkı açısından sorunlu bir durum yaratmıştır. Hastalık nedeniyle sınava hazırlanma, sınav günü sınava odaklanma ve kaygı kontrolü açısından sorun yaşayan öğrencilerin eğitim hakları ihlal edilmiştir.
Covid-19 tedavisi gören öğrencilerle aynı binalarda sınava giren öğrenciler bu durumun yarattığı etki altında sınava girmiştir. Kronik hastalığı olan öğrencilerde bu durum panik yaşanmasına dahi neden olmuştur.
Bazı sınav binalarına öğrenci alımında ateş ölçümü yapılmamıştır.
Yaşanan sorunlar sınav görevlilerinin bireysel hataları olarak kabul edilemez.
Uzaktan eğitim döneminin, zaten var olan eşitsizlikleri derinleştirdiği dikkate alındığında, bu dönem yapılan sınavların özellikle yoksul ailelerin çocukları başta olmak üzere pek çok toplumsal kesim açısından olumsuz sonuçlar üreteceği açıktır. Öğrencilerimizin eğitim hakkından tam ve eşit yararlanabilmesi için öncelikle eğitimi etkileyen eşitsizliklerin ortadan kaldırılması ve tüm öğrencilerin kamusal eğitime erişiminin sağlanması gerekmektedir. Öğrencilerimiz ile eğitim ve bilim emekçilerinin hakları için mücadeleyi sürdüreceğiz.